24 Mart 2015 Salı

Garson

 Garson uzaktan uzaktan bizi kesiyordu, hiç görmemiş gibi sanki orda olduğunu bilmiyormuş gibi uzun uzun, yaya yaya menüye bakmaya devam ettim. Ayşe zaten kararsızdır beni bekliyor şunu yiyelim mi dememi. Ben de anın tadını çıkarıyorum. Garson siparişi ha verdik ha verecez diye gidemiyorda; bu kadar bekledikten sonra gitmek insana koyar. Hani araba beklersin bi durakta ve gelmez az aşağıdaki durağa gitsen daha çabuk araba geleceğini bilirsin de yine bu kadar bekledikten sonra gitmezsin ya geldi gelecek diye işte tam öyle bi durumda garson. Kendi kendime eğlenirken ve bunu daha da uzatacakken Ayşe karar verdi ben şunu yiyecem dedi ben o an garsonu ve aramızdaki durumu unuttum Ayşe'ye şaşırmaya başladım. İlk defa karar vermişti birşeye ama benim hevesimi de kursağımda bırakmıştı. O an soğudum. Anlatsam " bu ne biçim bahane lan" der ve küfürü basardı. Ama o an kafamda bitmişti. Ayşe bebeğim artık biz birlikte olamayacaz üzgünüm garsonla arama girdin. Hem hiç olmaman gereken yerde aşırı kararlı oldun. Buda seni tanıyamadığımı ve tahminlerimin yanlış OLDUĞUNU gösterdi. Ben bu durumu kaldıramam kusura bakma. 
    Sonra ayaklandım çıkacam "Ayşe nereye der gibi baktı, tuvalete de mi gitmeyek der gibi baktım. Garson yeter verin artık şu siktiğim siparişini der gibi baktı. Ayşe bana ben garsona garson Ayşe'ye baka baka tam 17sn geçti. Nerden mi biliyorum tam karşımda ki duvarda dijital saat var ve üstün matematik bilgimi kullanarak hemen çıkarma işlemi yaptım ve buldum. Zaten hep matematiğim iyi olmuştur ama işte okuyamadık ki malum fakirlik" ne diyorum LAN ben okudum ya hem de hala okuyorum mal ben kendi kendimin canını sıkıyorum saçma sapan boş boş konuşmalarla. Neyse tuvalete gitmekten vazgeçtim, Ayşe bakmaktan vazgeçti, garson siparişi almaktan vazgeçti. İşte sonra uyandım ve kendime küfür etmeye başladım yatakta bu ne boktan rüya LAN. Rüyaların bile aşırı boktan ve anlamsız.